Baca Surah Saffatdengan terjemahan
وَإِنَّ يُونُسَ لَمِنَ ٱلْمُرْسَلِينَ
Wainna yoonusa lamina almursaleena
Yunus da gönderilen elçilerdendi.
إِذْ أَبَقَ إِلَى ٱلْفُلْكِ ٱلْمَشْحُونِ
Ith abaqa ila alfulki almashhooni
Dolu gemiye kaçmıştı.
فَسَاهَمَ فَكَانَ مِنَ ٱلْمُدْحَضِينَ
Fasahama fakana mina almudhadeena
(Yükü fazla oluğundan gemi taşıyamamış, yolculardan birini denize atmak gerekmişti. Birini atmak üzere gemidekilerle) Kur'a çekti. (Yunus) Yenilenlerden oldu. (Kur'a kendisine isabet etti).
فَٱلْتَقَمَهُ ٱلْحُوتُ وَهُوَ مُلِيمٌ
Failtaqamahu alhootu wahuwa muleemun
(Yunus, Rabbinden izinsiz olarak kavminden ayrıldığı için) Kendi kendisini kınarken (denize attılar) balık onu yuttu.
فَلَوْلَآ أَنَّهُۥ كَانَ مِنَ ٱلْمُسَبِّحِينَ
Falawla annahu kana mina almusabbiheena
Eğer tesbih edenlerden olmasaydı,
لَلَبِثَ فِى بَطْنِهِۦٓ إِلَىٰ يَوْمِ يُبْعَثُونَ
Lalabitha fee batnihi ila yawmi yubAAathoona
(İnsanların) Yeniden diriltilecekleri güne kadar balığın karnında kalırdı.
فَنَبَذْنَٰهُ بِٱلْعَرَآءِ وَهُوَ سَقِيمٌ
Fanabathnahu bialAAarai wahuwa saqeemun
(Ama balığın karnında bizi andı, tesbih etti, biz de) Onu hasta bir halde ağaçsız, çıplak bir yere attık.
وَأَنۢبَتْنَا عَلَيْهِ شَجَرَةً مِّن يَقْطِينٍ
Waanbatna AAalayhi shajaratan min yaqteenin
Ve üzerine (gölge yapması için) Bir asma kabak ağacı bitirdik.
وَأَرْسَلْنَٰهُ إِلَىٰ مِا۟ئَةِ أَلْفٍ أَوْ يَزِيدُونَ
Waarsalnahu ila miati alfin aw yazeedoona
Ve onu yüz bin insana, ya da daha fazla olanlara elçi gönderdik.
فَـَٔامَنُوا۟ فَمَتَّعْنَٰهُمْ إِلَىٰ حِينٍ
Faamanoo famattaAAnahum ila heenin
İnandılar, biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Contact Us
Thanks for reaching out.
We'll get back to you soon.
