Oku Surat ShuaraSure okuma
قَالُوٓا۟ أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَٱبْعَثْ فِى ٱلْمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ
Qaloo arjih waakhahu waibAAath fee almadaini hashireena
Ona ve kardeşine bir zaman mühlet ver dediler ve şehirlere, büyücüleri toplayıp getirecek adamlar yolla da.
يَأْتُوكَ بِكُلِّ سَحَّارٍ عَلِيمٍ
Yatooka bikulli sahharin AAaleemin
Adamakıllı bilgili bütün büyücüleri tapına getirsinler.
فَجُمِعَ ٱلسَّحَرَةُ لِمِيقَٰتِ يَوْمٍ مَّعْلُومٍ
FajumiAAa alssaharatu limeeqati yawmin maAAloomin
Muayyen bir günün muayyen bir zamanında büyücüler toplandı.
وَقِيلَ لِلنَّاسِ هَلْ أَنتُم مُّجْتَمِعُونَ
Waqeela lilnnasi hal antum mujtamiAAoona
Halka da denildi ki siz de toplanıyor musunuz?
لَعَلَّنَا نَتَّبِعُ ٱلسَّحَرَةَ إِن كَانُوا۟ هُمُ ٱلْغَٰلِبِينَ
LaAAallana nattabiAAu alssaharata in kanoo humu alghalibeena
Umarız ki üst gelirlerse biz de büyücülere uyarız.
فَلَمَّا جَآءَ ٱلسَّحَرَةُ قَالُوا۟ لِفِرْعَوْنَ أَئِنَّ لَنَا لَأَجْرًا إِن كُنَّا نَحْنُ ٱلْغَٰلِبِينَ
Falamma jaa alssaharatu qaloo lifirAAawna ainna lana laajran in kunna nahnu alghalibeena
Derken büyücüler gelince Firavun'a üst gelirsek dediler, bize bir mükafat var mı?
قَالَ نَعَمْ وَإِنَّكُمْ إِذًا لَّمِنَ ٱلْمُقَرَّبِينَ
Qala naAAam wainnakum ithan lamina almuqarrabeena
Firavun, evet dedi, siz o zaman yakınlarımdan olursunuz.
قَالَ لَهُم مُّوسَىٰٓ أَلْقُوا۟ مَآ أَنتُم مُّلْقُونَ
Qala lahum moosa alqoo ma antum mulqoona
Musa, onlara, atacağınız şeyleri atın dedi.
فَأَلْقَوْا۟ حِبَالَهُمْ وَعِصِيَّهُمْ وَقَالُوا۟ بِعِزَّةِ فِرْعَوْنَ إِنَّا لَنَحْنُ ٱلْغَٰلِبُونَ
Faalqaw hibalahum waAAisiyyahum waqaloo biAAizzati firAAawna inna lanahnu alghaliboona
İplerini sopalarını attılar ve Firavun'un yüceliği hakkı için dediler, biz elbette üst olacağız.
فَأَلْقَىٰ مُوسَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِىَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَ
Faalqa moosa AAasahu faitha hiya talqafu ma yafikoona
Derken Musa da sopasını attı, sopa, hemen onların düzüp meydana getirdiği şeyleri yutmaya başladı.
Contact Us
Thanks for reaching out.
We'll get back to you soon.