Baca Surah Dhariyatdengan terjemahan
وَبِٱلْأَسْحَارِ هُمْ يَسْتَغْفِرُونَ
Wabialashari hum yastaghfiroona
Seherlerde onlar istiğfar ederlerdi,
وَفِىٓ أَمْوَٰلِهِمْ حَقٌّ لِّلسَّآئِلِ وَٱلْمَحْرُومِ
Wafee amwalihim haqqun lilssaili waalmahroomi
Mallarında dilenci ve yoksul için hak vardı.
وَفِى ٱلْأَرْضِ ءَايَٰتٌ لِّلْمُوقِنِينَ
Wafee alardi ayatun lilmooqineena
Kesin inanacaklar için yerde nice ibretler vardır.
وَفِىٓ أَنفُسِكُمْ أَفَلَا تُبْصِرُونَ
Wafee anfusikum afala tubsiroona
Kendi canlarınızda da öyle. Görmüyor musunuz?
وَفِى ٱلسَّمَآءِ رِزْقُكُمْ وَمَا تُوعَدُونَ
Wafee alssamai rizqukum wama tooAAadoona
Gökte rızkınız da var, uyarıldığınız (azab)da var!
فَوَرَبِّ ٱلسَّمَآءِ وَٱلْأَرْضِ إِنَّهُۥ لَحَقٌّ مِّثْلَ مَآ أَنَّكُمْ تَنطِقُونَ
Fawarabbi alssamai waalardi innahu lahaqqun mithla ma annakum tantiqoona
Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki o, sizin konuştuğunuz gibi gerçektir.
هَلْ أَتَىٰكَ حَدِيثُ ضَيْفِ إِبْرَٰهِيمَ ٱلْمُكْرَمِينَ
Hal ataka hadeethu dayfi ibraheema almukrameena
İbrahim'in ağırlanan konuklarının haberi sana geldi mi?
إِذْ دَخَلُوا۟ عَلَيْهِ فَقَالُوا۟ سَلَٰمًا قَالَ سَلَٰمٌ قَوْمٌ مُّنكَرُونَ
Ith dakhaloo AAalayhi faqaloo salaman qala salamun qawmun munkaroona
Bir zaman onun yanına girmişler: "Selam" demişlerdi. "Selam, dedi, (siz) tanınmamış bir topluluk(sunuz)."
فَرَاغَ إِلَىٰٓ أَهْلِهِۦ فَجَآءَ بِعِجْلٍ سَمِينٍ
Faragha ila ahlihi fajaa biAAijlin sameenin
(Konuklarına yemek hazırlamak için) gizlice ailesinin yanına gitti, semiz bir buzağı getirdi.
فَقَرَّبَهُۥٓ إِلَيْهِمْ قَالَ أَلَا تَأْكُلُونَ
Faqarrabahu ilayhim qala ala takuloona
Onu, önlerine yaklaştırdı, "Yemez misiniz?" dedi.
Contact Us
Thanks for reaching out.
We'll get back to you soon.