Baca Surah Yaseendengan terjemahan
وَسَوَآءٌ عَلَيْهِمْ ءَأَنذَرْتَهُمْ أَمْ لَمْ تُنذِرْهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ
Wasawaon AAalayhim aanthartahum am lam tunthirhum la yuminoona
Ve birdir onlara korkutsan da, korkutmasan da; onlar, inanmazlar.
إِنَّمَا تُنذِرُ مَنِ ٱتَّبَعَ ٱلذِّكْرَ وَخَشِىَ ٱلرَّحْمَٰنَ بِٱلْغَيْبِ فَبَشِّرْهُ بِمَغْفِرَةٍ وَأَجْرٍ كَرِيمٍ
Innama tunthiru mani ittabaAAa alththikra wakhashiya alrrahmana bialghaybi fabashshirhu bimaghfiratin waajrin kareemin
Sen, ancak Kur'an'a uyan ve rahmandan, halk görmese de korkan kişiyi korkutabilirsin; müjdele onu yarlıganmayla ve güzelim bir mükafatla.
إِنَّا نَحْنُ نُحْىِ ٱلْمَوْتَىٰ وَنَكْتُبُ مَا قَدَّمُوا۟ وَءَاثَٰرَهُمْ وَكُلَّ شَىْءٍ أَحْصَيْنَٰهُ فِىٓ إِمَامٍ مُّبِينٍ
Inna nahnu nuhyee almawta wanaktubu ma qaddamoo waatharahum wakulla shayin ahsaynahu fee imamin mubeenin
Şüphe yok ki biz, ölüyü diriltiriz ve yazarız önceden, dünyada yaptıklarını ve sonradan bıraktıkları izleri ve her şeyi apaçık bir kitapta sayıp yazdık, takdir ettik.
وَٱضْرِبْ لَهُم مَّثَلًا أَصْحَٰبَ ٱلْقَرْيَةِ إِذْ جَآءَهَا ٱلْمُرْسَلُونَ
Waidrib lahum mathalan ashaba alqaryati ith jaaha almursaloona
Örnek getir onlara o şehir halkını; hani oraya peygamberler gelmişti.
إِذْ أَرْسَلْنَآ إِلَيْهِمُ ٱثْنَيْنِ فَكَذَّبُوهُمَا فَعَزَّزْنَا بِثَالِثٍ فَقَالُوٓا۟ إِنَّآ إِلَيْكُم مُّرْسَلُونَ
Ith arsalna ilayhimu ithnayni fakaththaboohuma faAAazzazna bithalithin faqaloo inna ilaykum mursaloona
Hani onlara iki kişi göndermiştik de onları yalanlamışlardı, derken bir üçüncü kişiyle kuvvetlendirmiştik onları da şüphe yok ki demişlerdi, biz, size gönderilmiş peygamberleriz.
قَالُوا۟ مَآ أَنتُمْ إِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُنَا وَمَآ أَنزَلَ ٱلرَّحْمَٰنُ مِن شَىْءٍ إِنْ أَنتُمْ إِلَّا تَكْذِبُونَ
Qaloo ma antum illa basharun mithluna wama anzala alrrahmanu min shayin in antum illa takthiboona
Onlar, siz demişlerdi, ancak bizim gibi insansınız ve rahman da hiçbir şey indirmemiştir, siz, ancak yalan söylemektesiniz.
قَالُوا۟ رَبُّنَا يَعْلَمُ إِنَّآ إِلَيْكُمْ لَمُرْسَلُونَ
Qaloo rabbuna yaAAlamu inna ilaykum lamursaloona
Rabbimiz bilir ki demişlerdi, şüphe yok, biz size gönderildik elbet.
وَمَا عَلَيْنَآ إِلَّا ٱلْبَلَٰغُ ٱلْمُبِينُ
Wama AAalayna illa albalaghu almubeenu
Ve bize düşen vazife, ancak apaçık tebliğden ibaret.
قَالُوٓا۟ إِنَّا تَطَيَّرْنَا بِكُمْ لَئِن لَّمْ تَنتَهُوا۟ لَنَرْجُمَنَّكُمْ وَلَيَمَسَّنَّكُم مِّنَّا عَذَابٌ أَلِيمٌ
Qaloo inna tatayyarna bikum lain lam tantahoo lanarjumannakum walayamassannakum minna AAathabun aleemun
Demişlerdi ki: Gerçekten de sizin yüzünüzden uğursuzluğa uğramadayız, andolsun ki bu işten vazgeçmezseniz elbette taşlarız sizi ve elbette bizden, elemli bir azaba uğrarsınız.
قَالُوا۟ طَٰٓئِرُكُم مَّعَكُمْ أَئِن ذُكِّرْتُم بَلْ أَنتُمْ قَوْمٌ مُّسْرِفُونَ
Qaloo tairukum maAAakum ain thukkirtum bal antum qawmun musrifoona
Onlar da, uğursuzluğunuz demişlerdi, kendinizden; öğüt verilirse de mi yapacaksınız bunu? Hayır, siz, haddi aşmış bir topluluksunuz.
Contact Us
Thanks for reaching out.
We'll get back to you soon.